CHP Rize Suç Duyurusunda Bulundu!

28 Mayıs tarihinde Ayasofya camiinde hafızlık eğitimi alan öğrenciler için düzenlenen törende Atatürk'e hakaret eden din görevlisi Mustafa Demirkan için CHP Rize İl Örgütü suç duyurusunda bulundu

AJANS PAZAR / Haber Merkezi

28 Mayıs tarihinde Ayasofya camiinde hafızlık eğitimini tamamlayan öğrenciler için
düzenlenen törende Üsküdar Yıldırım Beyazıt Cami din görevlisi Mustafa Demirkan Türkiye Cumhuriyeti’nin kutucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e yönelik olarak hakaretlerde bulunmuştu. CHP Rize il yönetimi, merkez ilçe yönetimi ve diğer ilçeler Rize Adliyesine giderek din görevlisi Mustafa Demirkan için suç duyurusunda bulundular.

Konuyla ilgili olarak CHP Rize İl başkanı Saltuk Deniz, “Bu din görevlisi Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e hakaret etmiştir. Bu imam için savcılar ın suç duyurusunda bulunması gerekirdi. Savcıların yapmadığı suç duyurusunu bizler yaptık.  Mustafa Demirkan, ‘Bu ve bu gibi mabetler mabet olarak devam edilmesi için inşa edilmiş, hediye edilmiş. Öyle bir zaman geldi ki, bir asır gibi bir zaman içinde bu mabet-i şeriften Ezan-ı Muhammediye ve namaz her şey yasak olarak müze haline çevrildi. Onlardan daha zalim ve kâfir kim olabilir... Ya Rabbi bir daha bu zihniyetin bu ümmetin başına gelmesini mukadder buyurma...’şeklinde ifadeler kullanmıştır” dedi.

Başkan Deniz, “5816 Sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanuna göre
şüphelinin eylemi suç oluşturmaktadır. Şüpheli Mustafa Demirkan'ın anılan beyanları,
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün manevi şahsiyetine ve hatırasına hakaret niteliğindedir. Ayrıca söz konusu hakaret içeren ifadeler, basın yoluyla halkın ve
yetişme çağında olan çocukların huzurunda, Ayasofya Camiinde ve Türkiye Cumhuriyetini temsil eden Cumhurbaşkanının önünde kullanılmıştır. Manevi değeri
halk nazarında tartışılmaz olan ve tüm halkımızın ortak bir hassasiyetle savunduğu
kurucu liderimize karşı bu sözlerin sarf edilmesi halkı alenen kin ve düşmanlığa sevk
edici niteliktedir. Kullanılan cümleler kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir
tehlike oluşturmuştur. Zira konu uzun süre sosyal medyanın gündeminde kalmış ve
Türk milletini derinden yaralamıştır. Yüce dinimizi temsilen konuşma yapan bir din
adamının bu sıfatından yararlanarak halkın ortak değerine saldırıcı nitelikte vaaz
vermesi, nitelikli olarak görevin kötüye kullanması suçunu ve din hizmetlerini kötüye
kullanma suçunu oluşturmaktadır. Anlatılan ve makamınızca tespit edilecek sair
nedenlerle şüpheli hakkında suç duyurusunda bulunma zorunluluğumuz doğmuştur”
dedi.