AJANS PAZARGenel Başkanlığını yaptığı dernekle birlikte, resim sanatı alanında uluslararası faaliyetlerde bulunan, Trabzon’da birçok festivale ev sahipliği yapan Eğitimci Şükran Üst, Dokun ve Yaşanabilir Kentler isimli kitaplarını yayınladı.
Daha önce resim sanatı için ders kitapları çıkarın veya katkı veren Üst, “Çocukluğumdan beri resim yapardım. Zaten ilk kitap okuma ve resim yapmaya zararlı sanılan Teksas Tommiks ile başlamıştım. Arkadaşlardan ödünç alırdım. Sonra klasiklere de geçmiştim. O dönem kitap yazmaya da başlamıştım. Evlendiğimde yarım kalmıştı, üzerinde durmamıştım” dedi.Yeniden kitap yazması ile ilgili olarak ise Üst, “İçimizdeydi, bazı şeyleri çocukluktan getiriyorsun. Ona pek zaman bulamamıştım. Önce ders kitapları yazmaya başladım.
Güzel Sanatların, Sanat Atölye Programını yazan yazarların içindeydim. Sonra ders kitaplarını yazdım. Sonra da yüksek lisansımı yaptığım güzel bir konu vardı. Türk Toplumunda, Sosyal Hayatta Kadının Yeri diye.
Bu sırada İBB’nin çıkaracağı kitaplar vardı. Cumhuriyet döneminde ve Osmanlı Döneminde kadın diye…Cumhuriyet dönemiyle ilgili bana da yazar olarak yer verdiler.
Ben daha önce 61saat’e de köşe yazısı yazmıştım. Önce onları topladım. Sanat yazıları ile hayata dokunmalıyız ki benim felsefem de bu.
Herkes müdahale etmeli hayata. Oluruna bırakamayız. Kimisi fırçasıyla, kimisi sözleriyle. Onun için sanat yazılarını topladığım kitabına dokun ismini koydum” dedi.Şükran Üst, çalışmaları ile ilgili sözlerine devamında;
“Yaşanabilir kentlerle ilgili. Kentte yaşıyoruz, ancak hepimizde kent bilinci oluşmamış. Sanatçı gözüyle bu kentteki bu yaşamın daha güzel olması için neler yapılabilirze dair düşüncelerimin olduğu yazı dizisi ile kitap oluşturdum. Kent bilincini oluşturmamız gerektiğine inanıyorum”Sırada yeni kitapları olduğunu da kaydeden Üst, “Sırada başka kitaplarım var. Güncel bir kitabım da editörde. Çocuk masallarımı var, sanat kitaplarım var.Çıkan kitaplarım internet ortamında var.Kentte baktığım kadarıyla, Yazar Dernekleri ve Federasyonlar var. İlgi fazla. Trabzon’un tarihi yazmaya hevesli insanlar var. Güzel şeyler çıkarıyorlar. Bütün dernek üyelerinin kitabı var mı bilemiyorum, ancak epey yazar derneği var.Resim alanından sonra, bu alana da girdik. Resimde metre karesine en çok sanatçı düşen diye ifadeler dolaşıyor ama maalesef bunu kentin hiçbir yerinde göremiyoruz.Önemli olan bunun nereye kadar ulaştığı. Kitapta var, yazarlar çok ama okuyan ne kadar onu da bilemiyoruz” dedi.
Daha önce resim sanatı için ders kitapları çıkarın veya katkı veren Üst, “Çocukluğumdan beri resim yapardım. Zaten ilk kitap okuma ve resim yapmaya zararlı sanılan Teksas Tommiks ile başlamıştım. Arkadaşlardan ödünç alırdım. Sonra klasiklere de geçmiştim. O dönem kitap yazmaya da başlamıştım. Evlendiğimde yarım kalmıştı, üzerinde durmamıştım” dedi.Yeniden kitap yazması ile ilgili olarak ise Üst, “İçimizdeydi, bazı şeyleri çocukluktan getiriyorsun. Ona pek zaman bulamamıştım. Önce ders kitapları yazmaya başladım.
Güzel Sanatların, Sanat Atölye Programını yazan yazarların içindeydim. Sonra ders kitaplarını yazdım. Sonra da yüksek lisansımı yaptığım güzel bir konu vardı. Türk Toplumunda, Sosyal Hayatta Kadının Yeri diye.
Bu sırada İBB’nin çıkaracağı kitaplar vardı. Cumhuriyet döneminde ve Osmanlı Döneminde kadın diye…Cumhuriyet dönemiyle ilgili bana da yazar olarak yer verdiler.
Ben daha önce 61saat’e de köşe yazısı yazmıştım. Önce onları topladım. Sanat yazıları ile hayata dokunmalıyız ki benim felsefem de bu.
Herkes müdahale etmeli hayata. Oluruna bırakamayız. Kimisi fırçasıyla, kimisi sözleriyle. Onun için sanat yazılarını topladığım kitabına dokun ismini koydum” dedi.Şükran Üst, çalışmaları ile ilgili sözlerine devamında;
“Yaşanabilir kentlerle ilgili. Kentte yaşıyoruz, ancak hepimizde kent bilinci oluşmamış. Sanatçı gözüyle bu kentteki bu yaşamın daha güzel olması için neler yapılabilirze dair düşüncelerimin olduğu yazı dizisi ile kitap oluşturdum. Kent bilincini oluşturmamız gerektiğine inanıyorum”Sırada yeni kitapları olduğunu da kaydeden Üst, “Sırada başka kitaplarım var. Güncel bir kitabım da editörde. Çocuk masallarımı var, sanat kitaplarım var.Çıkan kitaplarım internet ortamında var.Kentte baktığım kadarıyla, Yazar Dernekleri ve Federasyonlar var. İlgi fazla. Trabzon’un tarihi yazmaya hevesli insanlar var. Güzel şeyler çıkarıyorlar. Bütün dernek üyelerinin kitabı var mı bilemiyorum, ancak epey yazar derneği var.Resim alanından sonra, bu alana da girdik. Resimde metre karesine en çok sanatçı düşen diye ifadeler dolaşıyor ama maalesef bunu kentin hiçbir yerinde göremiyoruz.Önemli olan bunun nereye kadar ulaştığı. Kitapta var, yazarlar çok ama okuyan ne kadar onu da bilemiyoruz” dedi.

