En büyük düşman cehalettir. M.K.Atatürk
Yaşasın cahillik! Her şeyi biliyorsun. I.Ortaylı
Yukarıdaki alıntılardan anlaşılacağı üzerine cehalet ile savaş başlamadan hiçbir beladan kurtulamazsın.
Cahillik bilmemek değildir. Herkes her şeyi bilemez, bilmesi de gerekmez. Yeter ki bilmediğini bilsin. Bilseniz de yetmiyor. Günümüzde bilgiler çok çabuk eskiyiveriyor. Örneğin insanda kromozom sayısı 24 çift sanılıyordu, sonradan anlaşıldı ki 23 çift. Atom parçalanamayan en küçük parçaydı şimdi atomunda derinine indiler. Bazı bilgileri fizik bilimi ile açıklamaya kalkıyorduk ama oda yeterli olmadı kuantum fiziği önümüze çıktı.
Bilimsel bilgi, her zaman tamlığın doğrultusunda ilerleyen eksik, tamamlanmamış bir süreçtir. Çünkü değişim devamlıdır, süreklidir, sonsuzdur. Bilgi de buna koşut olarak sürekli gelişecektir. Bilginin değeri, yararı doğrudan durumlara, koşullara bağlıdır.
“ Biz cahil dediğimiz zaman mektepte okumamış olanları belirtmiyoruz. Belirttiğimiz, bilimi, gerçeği bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okuma bilmeyenlerden de gerçeği gören-özellikle sizlerin içinde görüldüğü gibi gerçek bilginler çıkabilir.” M.K.Atatürk
Demek ki bilmediğini bilen cahil sayılmaz. Cahil, bilmediğini de bilmeyen, ama her şeyi bildiğini sanandır. Bilmeyene öğretirsin, öğrenir. Ama cahile öğretemezsin, o zaten biliyordur. Cahil öğrenmez, inanır. Okumaz, ezberler.
“İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir.
Sen kendini bilmezsen,
Bu nice okumaktır?” Y.Emre
Peki, hocam cahili nasıl tanıyacağız? Diye bir soru aklınıza gelebilir. Aslında hem ironi hem pratik bir yolu vardır: Kişiyi eleştir küfrediyorsa cahil, şükrediyorsa (teşekkür ediyorsa) değildir.
Cehalet derece derecedir; Beterin de beteri, inatçı cahil, kara cahil dediğimiz tiplerdir. Bunlar “Nuh der peygamber demez” cinslerdendir. Dediğim dedik, öttürdüğüm düdüktür. Bu günlerde “bana bir şey olmaz abı” diyerek inat eder, virüsten korunma kurallarına uymaz, hem kendini ve hem çevresini tehlikeye sokar.
Cahillikle ilgili söylenenler:
Cahilin sofusu, şeytanın maskarası…
Cahile laf anlatmak, deveye hendek atlatmaktan zordur.
Cahilin dostluğundan, âlimin düşmanlığı yeğdir. Cahil soru da sormaz. Kendini de, haddini de bilmez.
Cahil cesareti denen bir şey vardır. Bu cesaret cahilin bilmemesinden kaynaklı özgüvenden geliyor. Anacak en tehlikelisi de budur.
Günlük yaşamda akıla sığmayan bunca cehalet örnekleri vardır. Onun için S.Celal;” Bu kadar cahillik ancak eğitimle mümkündür” demek zorunda kalmıştır.
“ Ya bir de cahil eyleme geçerse..! İşte en korkuncu budur.” Goethe
İnsanin çök şey bilme sinden kendini bılmeesı efdal dır