Evet! Uğur Mumcuyu düşünürken sizlerle de paylaşmak istedim. 24 Ocak 1993 tarihinde araştırmacı gazeteciliğin öncülerinden, Atatürk devrim ve ilkelerinin ödünsüz savunucusu olan Gazeteci- Yazar Uğur Mumcu; aracına konulan bombanın patlatılması sonucu katledilmişti. Türkiye ayağa kalkıp, milyonlar sokağa akmıştı.
Siyasiler namus sözleri verdiler “katileri bulacağız” dediler. İktidarlar değişti aradan 26 yıl geçti. Aslında katil ya da katiller nerede aranması gerektiği sürekli dillendirildi. Ama aydınlanmamış bir cinayet olarak kaldı. Uğur Mumcu hayatı boyunca aydınlanmanın önündeki engelleri kaldırabilmek için çalıştı çabaladı. Devletin itibarını düşüren politikacılara karşı çıktı. Terörün her türlüsüne savaş açtı. Lanetledi
Uğur Mumcu; Prf. Muammer Aksoy’un 31 Ocak 1990 tarihinde evinin bulunduğu apartmanın içinde silahlı saldırı sonucu şehit edilmesinden çok etkilenmişti. Mumcu Muammer Aksoy’u “kalpaksız Kuvayı Milliyeci” olarak tanımlıyordu. Aydınlatılamayan Muammer Aksoy cinayeti nedeni ile maalesef Mumcu’nun yaşamı da aynı akıbetle sonuçlandı. Ancak karanlık odaklar işledikleri cinayetlerle milyonlarca Uğur Mumcu’nun yetişeceğini tahmin edemediler.
Yine 24 Ocak 2001 de Diyarbakır Emniyet Müdürü Ali Gaffar OKANI’ da şehit ettiler. Diyarbakır’da 2001 de doğan 2500 çocuğun adını Ali Gaffar adını verdi.
Ocak ayları toplumsal hafızamızın yoklanma zamanı olarak kabul edilip Atatürk İlke ve Devrimlerinin, insan hak ve özgülüklerine, demokrasiye sahip çıkma zamanı olarak düşünülmelidir. Ruhları şad olsun.
Aslında katiller ortada. Kayıp değil ki bulunsun. Aydin katliamı tarihin her döneminde var. Garıp olan bilgi ve iletişim çağında bile bu yolla susturma yolunu seçmeleri. Toplum ne zaman beyninin çapını genişletecek,ne zaman aydınlanacak?
Sn.Müdürüm,ülkenin menfaatlerini en küçük çıkarı olmadan düşünen 2 karşıt görüşlü fakat devlet aşığı insanlarımızı andığınız için teşekkür ederim.