Merhaba Ajans Pazar okurları. Yeniden yayın hayatına giren Ajans Pazar gazetesinde yeniden siz okurlarımla buluşacağız. Bölgemiz ve ülkemizde yaşananları birlikte değerlendirmeye çalışacağız.
Yeniden yazmaya başladığım bu dönemde ülkemiz adına önemli gelişmelerin birbiri ardına geldiği karmaşık çelişkilerle dolu yeni bir döneme giriyoruz. Öncelikle 31 mart yerel yönetimler seçiminde beklemediği bir yenilgiyi alan AKP, kaybettiği büyük illerin şokundan çıkmaya çalışırken bütün demokratik geleneklerin ters yüz edilmesi pahasına İBB seçimini iptal ettirmiş ve yapılacak yeni seçimde tekrar İBB Başkanlığını alabilmenin telaşına düşmüştür. Yaşanan bu durum aslında iktidar partisi için büyük bir risk taşıyor. Kaybetmesi durumunda Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan için zaten uçtan uca görünen halkın gerileyen desteği, aşağıya doğru bir ivme kazanarak büyük bir hızla düşüşe geçecektir. Artık hiçbir şey bu kötü gidişi engelleyemeyecek; bu anlamda ülkeyi yeniden seçime götürenler dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan olma gerçeği ile karşı karşıya kalacaklardır. Kuşkusuz iktidar sahipleri bu riski hesap etmiş olacaklar ve kaybetmemek için bütün olanakları zorlayacaklar. Ancak karar verici halk olacağına göre evdeki hesap çarşıya uymayabilir ki şu anda görünen durum tam da bunu göstermektedir.
17 yıllık AKP iktidarı artık sonun başlangıcına gelmiştir. Uzun iktidar dönemi partiyi yıpratmış,kadrolarının önemli bir bölümü iktidar içi çatışmalar yüzünden kopmuş ya da koparılmış ve bu haliyle AKP bir yok oluşa doğru gitmektedir. Bundan kaçış yok. Ancak AKP’nin kurucu kadrosunda olup bugün dışarda kalan ekip, bu yorgunluğun yarattığı sonuca karşı böyle devam ederse kaybedenin sadece AKP değil AKP’ye hayat veren siyasal islam olacağı ve uzun bir dönem bir daha iktidar yüzü göremeyeceğinin farkındadırlar. O yüzden yeni arayışlar ortaya çıkmaktadır. Ancak iktidarı elinde tutan gücün yeni bir oluşuma izin vereceğini sanmıyorum; varlığını sürdürmek için var gücü ile çalışacak ancak iktidarları süresince uygulamaları ile yarattığı tahribatın sonucu olarak trajik sondan kurtulamayacaktır. Halk bu ekibe ve türevlerine bir daha izin vermeyecek, bu siyasi fikir dağılacak ve toparlanması çok uzun sürecek. Zaten çağa ayak uyduramayan bir yapının önünde sonunda tarih sahnesinden silinmek dışında başka bir seçeneği yoktur.
Bu yazımı yazdığım zamanın 19 Mayıs 1919’un yüzüncü yılına denk gelen bir güne rastlaması nedeniyle benim için hiç unutamayacağım ve beni üzen, bugünkü devlet protokolünün olduğu hiçbir etkinliğe katılmamayı düşündürecek kadar talihsiz, anlaşılmaz bir olaya değinmeden edemeyeceğim. Geçmişimiz zorlu mücadeleler ve savaşlar ile doludur. Neredeyse tümden yok olma durumunda iken ulusal önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ün önderliğinde işgalden kurtulan ülkemizde, ona ve kurtuluş mücadelesine, istiklal harbimize hakaret eden, küçük gösteren, aşağılayan; çatlak olduğu tıbben kanıtlanmış birinin -fesli Kadir denen çatlağın- cenazesinin üzerine BAYRAĞIMIZI’ın örtülmesini hazmedemiyorum. 19 MAYIS 1919’un yüzüncü yılında böyle birinin, keşke yunan kazansaydı diyen birinin üzerine bayrağımızın örtülmesi affedilir gibi değil. Bu nedenle bugünkü iktidarı ilçemizde temsil eden devlet protokolünün bulunduğu törenlerde bulunmak içimi acıtsa da tarihimize, İstiklal Savaşı ile bize emanet edilen ülkemizde, o İstiklal Savaşı kahramanlarına saygım gereği içim kan ağlasa da bulunacağım.
Ulusumuzun zorlu geçen yüz elli yılı aşan demokrasi mücadelesi süresince bir çok acının yıkımın ve adaletsizliklerin yaşanmasına rağmen umutsuzluğa yılgınlığa gerek yok. Bu duygularla emperyalizme karşı kurtuluş mücadelesinin başlangıç adımı olan, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün 19 mayıs 1919 da Samsun’a ayak basmasının yüzüncü yılını kutlarım.
Her şey çok güzel olacak.
Yayın hayatınızda başarılar dilerim, emeğinize sağlık güzel yazı olmuş.
Kardeşim, yazdıklarını, yayınlamadan önce bir kaç kez okumanı öneririm. Tümceler de ve kelimelerdeki yanlışlıkları görür, düzeltirsin. Elbette herkes senin düşüncene katılmayabilir. Başarılar
Hayırlı olsun başarılar diliyorum Mahmut bilgi ve tecrübelerinle insanları bilgilendirmek güzel halkımızın en çok ihtiyacı olan bilgidir bilgi eksikliği çok her geçen gün cahıleşiyıruz
Hayırlı olsun Mahmut abi. Artık gözüm üstünde :))
Kutlarım Mahmut.Giriş paragrafındaki " yeniden" sözcüğünün 3 kez tekrarlanmasının dışında gözle görülür bir yanlışlık yoktur. Girişin dışındaki paragraflarda ülkemizin ve siyasetin tahlili çok güzel ve çok gerçekçi yapılmış. Bir ke daha kutlarım. Yazılarının abonesi olacağım.
Bir dahaki yazında Ak parti ve Erdoğan kaybettiğinde bu büyük boşluğu kimler nasıl dolduracak yüzde 30 oyla ve beş benzemez avaneleriyle iktidara talip olanlar ülkenin sorunlarıyla baş edebilecek dirayeti nereden bulacak batı yanlısı politikalar izleyerek halkı ekonomik olarak ferahlatıp karşılığında mandalarımı olacağız yok paşam yok bu maya göle tutmaz elli yıldır da tutmadı bence Ak parti Erdoğan la 2023 seçimlerinide kazanacaktır yeterki biraz özüne dönsün
Doğru söze ne denir. Başarılar dilerim. Her şey çok güzel olacak...
Sevgili kardeşim, seni özellikle tebrik ediyor yazmış olduğun yazının noktası virgülüne kadar imzamı atıyorum. Duyguları çok güzel kaleme Almışsın. Selam ve sevgilerimi iletirken gözlerinden öpüyorum.
Tebrik ediyorum.basarilar diliyorum .. yüreğine sağlık
Hayırlı olsun başarılarınızın devamını dilerim HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK
Hoşgeldin. Başarılar.